Roya, genç meslektaşlarına değer veren ve onların başarılı bir şekilde gelişmelerini destekleyen bir yaklaşımla sektörde öncü bir konumda yer alıyor. İnovasyonu merkeze koyan ve yeni fikirlerin önünü açan Roya, genç yeteneklere öncülük etmek ve onlara ilham vermek için çeşitli projeler yürütüyor.
Gençlerin enerjisi, yenilikçi düşünce tarzı ve özgün bakış açıları, Roya’nın büyümesi ve ilerlemesi için kritik öneme sahiptir. Bu nedenle, genç meslektaşlarımızın yeteneklerini ve potansiyellerini ortaya çıkarmaları için bir dizi fırsat sunmaktayız. İşbirliği odaklı çalışma ortamımızda, deneyimli uzmanlarımız, genç meslektaşlarımıza mentorluk yaparak onları destekliyor ve kariyerlerini şekillendirmelerine yardımcı oluyor.
Roya’nın yenilikçi vizyonu, genç meslektaşlarımızın katkılarını ve önerilerini teşvik etmektedir. Onların fikirlerine değer veriyor, yaratıcılıklarını destekliyor ve cesaretlendiriyoruz. Yeni projelerde liderlik rolü almalarına imkan tanıyor ve onları işin her aşamasında aktif bir şekilde yer almaya teşvik ediyoruz. Böylece, genç meslektaşlarımız hem özgüven kazanıyor hem de kendi yeteneklerini daha da geliştirme fırsatı buluyor.
Roya, genç meslektaşlarımızın eğitim ve gelişimine de büyük önem vermektedir. Özel olarak tasarlanmış eğitim programları, seminerler ve atölye çalışmaları düzenleyerek, onların mesleki becerilerini artırmalarına ve sektördeki son gelişmeleri takip etmelerine destek oluyoruz. Ayrıca, kurum içi mentorluk programlarıyla genç meslektaşlarımızın deneyimli uzmanlarla birlikte çalışarak tecrübelerini artırmalarına olanak sağlıyoruz.
Roya’nın genç meslektaşlarına olan desteği sadece iş yaşamında değil, kişisel gelişimlerinde de devam etmektedir. Onların dengeyi sağlamaları, liderlik becerilerini geliştirmeleri ve kendi potansiyellerini keşfetmeleri için çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Takım çalışmaları, sosyal sorumluluk projeleri ve mentorluk programlarıyla genç meslektaşlarımızın kendilerini daha iyi tanımalarını ve kendilerine olan güvenlerini artırmalarını destekliyoruz.
Roya, genç meslektaşlarımızın kariyerlerindeki başarılarına tanıklık etmekten gurur duyuyor ve onların geleceğe yönelik hedeflerine ulaşmaları için gereken tüm desteği sağlamaya devam ediyor. İnovasyonu teşvik eden ve genç yeteneklere değer veren kurumumuz, sektörde öncü bir rol oynamaya devam edecektir.

Eray KAYA / ROPÖRTAJ

1. Giriş ve İlk Yıllar

1- İnşaat sektörüne bu kadar erken yaşta başlama kararını nasıl aldınız?

Erken yaşta bu kararı almamda en büyük etken, hedeflerim oldu. Hedeflerimin büyüklüğü, bir an önce kariyerimde ilk adımı atmamı gerektiriyordu. Staj döneminde göstermiş olduğum sıkı mücadeleyle, kariyerime güçlü bir başlangıç yapma fırsatı buldum.

2- İlk başladığınızda sizi en çok etkileyen şey neydi?

İlk projem olarak Roya Nova Rezidans projesinde yer aldım. Yüksek katlı bir yapıya sahip olan projenin, sadece matematiksel hesaplar ve fiziksel prensiplerle değil, aynı zamanda vizyon ve takım çalışmasıyla hayata geçirilebildiğini görmek ilham vericiydi. Teoride öğrendiğimiz statik, dinamik ya da malzeme bilgilerini gerçek hayatta görüp bir binanın temelinden çatıya kadar nasıl yükseldiğini anlayabilmek ve topluma fayda sağlayarak yaşam kalitesini artırmak; ROYA YAPI kalitesini insanlara sunmak oldukça etkileyiciydi.

3- O dönem genç bir mühendis olarak iş ortamında nasıl karşılandınız?

Sektöre yeni giriş yapmış genç bir mühendis olarak, deneyim eksikliği önyargısıyla karşılaşmış olsam da öğrenme hevesim, enerjim ve teknolojiye olan yatkınlığım takdir edildi. Yöneticilerim, heyecanımı ve işime duyduğum saygıyı fark edip kendimi geliştirme çabalarımı destekleyerek bana yol gösterdiler. Başarma arzum ve öğrenme isteğim, çevremde olumlu izlenim bıraktı. İş hayatında takdir edilirken olumsuz yorumlarla da karşılaşabilirsiniz. Çalışma ortamında aldığım olumsuz yorumlar karşısında asla motivasyonumu kaybetmedim; bu eleştiriler ve yorumlar, doğrulara daha hızlı ulaşmam konusunda beni geliştirdi. Mücadeleci ruhumu asla kaybetmedim, pes etmedim. Olumlu yorumlar ise işime olan tutkumu daha da derinleştirdi. Hedeflerim için bugün düne göre daha iyi mücadele ediyorsam, duyabileceğim tek şey olumlu geri bildirimler oluyor ve bu da beni motive ediyor.

2. Eğitim ve İş Hayatı Dengesi

1- İşe başlarken eğitiminizi nasıl devam ettirdiniz veya desteklediniz?

2018 yılının Haziran ayında iş hayatına giriş yaptım. Yaz dönemi olduğu için işime ve sosyal hayatıma odaklanmıştım. Eylül ayında derslerim başladı ve ders programıma göre çalışma saatlerimi ayarladım. Burada fedakârlık devreye girdi. İş ve okul derken sosyal hayatımdan fedakarlık etmek zorunda kaldım. Bu üçlü döngü içinde öğrendiğim en önemli şey zaman yönetimi oldu.

2- Çalışırken öğrendiğiniz pratik bilgiler, teorik eğitiminizi nasıl etkiledi?

Çalışırken edindiğim pratik bilgiler, teorik eğitimimi ve öğrendiklerimi daha iyi anlamama ve pekiştirmeme sebep oldu. Teoride edindiğim bilgilerin, uygulama aşamasında sahanın dinamiklerine göre aksiyon alınması gerektiğinin önemini kavradım. Teorik eğitimimi sahada pratik bilgilerle harmanlayarak esnek, kaliteli ve çözüm odaklı bir çalışma yöntemi geliştirdim.

3- Eğitim alırken bir yandan çalışmak zor muydu? Bu süreçte nasıl motive oldunuz?

Eğitim alırken aynı anda çalışmak, oldukça yoğun ama bir o kadar da öğretici bir deneyimdi. Bu süreç, iş yaşamını erken yaşta tanımama imkân sağladı. Tempoya ayak uydurmak fiziksel ve zihinsel olarak yorucu olsa da “Hiçbir zaman kolay olanı tercih etmedim.” Şunu çok iyi biliyordum: Eğer bir şeyi başarmak istiyorsam ve önüme tercih yapacağım iki yol çıkıyorsa, birinci yol genelde hızlı sonuçlar sunan, herkesin gittiği kolay yoldur. İkinci yol ise daha engebeli ve zor, fakat daha iyi sonuçlara ulaşmayı sağlayan, deneyimle ödüllendirilen yoldur. Ben her zaman zor olan yolu seçtim ve sürekli olarak daha iyisini yapabilmek için kendimi zorladım. Her zorluk, yeni şeyler öğrenmem için bir fırsat oldu ve üretken olma yeteneklerimi geliştirdi. Başarı insana altın tabakta sunulmaz; uzun mücadeleler sonucu elde edilir. Mücadele etmeye her zaman hazırdım ve asla pes etmedim. Hedeflerime sağlam adımlarla bir adım daha yaklaşmak, en büyük motivasyonumdu.

3. Mesleki Deneyimler ve Öğrenimler

1- Sektörde ilk yaptığınız işler nelerdi? İlk projenizden bahseder misiniz?

İlk Projem:
2018 yılında çalışmaya başladığım ilk projem; toplamda 28.000 m² alana, 110 metre yüksekliğe sahip, 32 katlı ve 255 bağımsız bölümden oluşan ROYA NOVA Rezidans projesiydi. Müteahhitlik ilkesini benimsememiş, Türkiye standartlarındaki inşaat projelerinden tamamen uzakta; bireylerin hayatlarını kolaylaştırmak ve kaliteli bir yaşam sunmak adına “Optimal Fayda, Maksimal Yaşam” mottosuyla geliştirilmiş bir projeydi.
Projeye çıraklıktan başladım diyebilirim. Beton suladığım günleri bile hatırlıyorum; açıkçası bu durumu hiç yadırgamadım. Çünkü çıraklığını yapmadığınız bir işin ne ustası olabilirsiniz ne de yöneticisi. Şu an birçok meslektaşıma “Beton neden sulanır?” diye sorsanız, size vereceği cevap muhtemelen “Beton çatlamasın diye” olacaktır. Ancak betonun neden çatlayabileceğini ve neden sulanmaya ihtiyaç duyduğunu, pek çok meslektaşımın tam olarak bildiğini düşünmüyorum.
Zamanla birçok farklı alanda faaliyetlerin yürütülmesini ve yönetilmesini sağladım. Yürüttüğüm faaliyetler arasında şantiye-yüklenici koordinasyonunun sağlanması, iş programının hazırlanması ve takibi, kalite kontrollerinin yapılması, hakediş onayları gibi çeşitli iş kalemleri yer aldı. Ayrıca donatı çekme testi, beton basınç testi, kalıp aks kontrolü, şakül ve (teodolit & nivo) nokta kontrolleri, donatı statik proje uygunluğu, sehpa bindirme boyu, pas payı, donatı aralıkları, çiroz, tevzi kontrolleri, vibratör, slump testi, gerektiğinde katkı maddelerinin uygulanması, malzeme tüketim limitlerinin ve kullanılan malzemenin uygunluğunun kontrol edilmesi gibi teknik süreçlerde de yer aldım.
Bunlara ek olarak, günlük aktivite raporlarının hazırlanması, sahaya gelen her türlü malzeme, makine ve teçhizatın kontrol edilmesi, personelin niteliklerinin ve yapılacak iş tanımlarının belirlenmesi, fotoğraf ekli raporların hazırlanması gibi süreçleri direkt olarak takip ettim ve yönettim. Şantiyemin son aşamasında ise bağımsız bölümlerin son kontrollerini yaparak anahtar teslimlerini gerçekleştirdim.

2- Genç yaşta sektöre girmek, size hangi avantajları veya dezavantajları sağladı?

Sektöre genç yaşta girmenin avantajları, uzun vadede hem kişisel hem de profesyonel gelişimime büyük katkı sundu. Özellikle sahanın dinamiklerini daha hızlı kavramama ve analitik becerilerimin gelişmesine olanak sağladı. Planlı çalışma alışkanlığı kazandım, aynı zamanda esnek olup değişen koşullara hızlı adapte olmayı da öğrendim.
Dezavantaj olarak, erken yaşta mesleğe başlamak stresli ve zorlu bir süreçti. Çalışırken eğitim hayatım devam ettiği için aileme, sosyal hayatıma ve arkadaşlarına çok az zaman ayırabiliyordum.

3- Zamanla kendinizi hangi alanlarda geliştirdiniz ve bu süreçte kimlerden destek aldınız?

İnşaat mühendisi olarak kendimi, kişisel beceriler ve teknik alanlarda geliştirdim. Özellikle iş programı hazırlama ve sıralı imalatların yönetimi konularında tecrübe kazandım. Teknik bilgimi destekleyici programları öğrenerek uzmanlaştım. Teknolojiyi yakından takip ederek kendimi sürekli güncelledim ve mesleğime katkı sağlayacak araştırmalar yaptım. Özellikle malzeme bilgisi ve yönetmelikler konusunda bilgi dağarcığımı genişlettim.
Saha işi bir ekip işidir. Bu nedenle, çalıştığım süre boyunca iletişim ve iş birliği konularında kendimi güçlendirdim. Bu süreçte, aynı projede çalıştığım deneyimli ekip arkadaşlarım ve yöneticilerim, yenilikleri öğrenmemde büyük katkı sağladı.
Motivasyon konusunda ise başta ailem olmak üzere Roya Yapı yönetimi her zaman yanımda olarak en büyük destek ve güç kaynağım oldular.

4. Zorluklar ve Başarılar

1- Mesleğinizin en zorlayıcı yönleriyle ne zaman karşılaştınız?

Bir inşaat mühendisi olarak, mesleğin en zorlayıcı yönleriyle genellikle olumsuz hava şartlarında karşılaştım. İlk kez şantiye yönetiminde bulunduğumda, olumsuz hava şartlarında çalışmanın ve iş programını aksatmamak için verdiğim mücadele oldukça zorlayıcıydı. Büyük projelerde, sıkı teslim tarihleri nedeniyle uzun saatler çalışmak ve birden fazla görevi aynı anda yürütmek hem fiziksel hem de zihinsel olarak yorucuydu. Bu süreçte, zaman yönetimini öğrenmek zorundaydım. Malzeme teslimatında gecikme gibi beklenmedik gelişmelerle başa çıkmak için her zaman hazırlıklı olmak gerekiyordu.

2- Yaşınızdan dolayı karşılaştığınız önyargılar oldu mu? Bunları nasıl aştınız?

Evet, genç yaşta inşaat mühendisi olarak çalışmaya başladığımda, tecrübeme ve yetkinliklerime dair önyargılarla karşılaştım. Özellikle sahada çalışan ekipler ve daha deneyimli meslektaşlarım, bazen yaşım nedeniyle bilgi ve kararlarımı sorguladılar. Bu durumu aşmak için asla pes etmedim. Teknik bilgiye hakimiyetimi ve projelerdeki detaylara olan dikkatimi göstererek söylediklerimin doğruluğunu kanıtladım. Bu, insanların bana olan güvenini artırdı. Sahada ve ofiste açık, net ve saygılı bir iletişim kurarak, düşüncelerimi daha iyi ifade etmeye odaklandım. Sorunlara çözüm odaklı yaklaşarak takım arkadaşlarımın ve üstlerimin güvenini kazandım. Daha deneyimli meslektaşlarımdan ve ekip liderlerinden sürekli öğrenmeye çalıştım. Onlara danışarak iş birliği yaptığımı hissettirdim, bu da saygıyı karşılıklı hale getirdi. Zamanla, projelerdeki başarıma ve sorumluluklarıma olan bağlılığım sayesinde, önyargılar yerini güvene ve saygıya bıraktı. Özetle, sabır, azim ve sürekli kendini geliştirme ile bu zorlukların üstesinden geldim.

5. Sektör ve Gelecek Perspektifi

1- İnşaat sektöründe zaman içinde gözlemlediğiniz en büyük değişiklikler nelerdir?

İnşaat sektörü teknolojik bir dönüşüm geçirdi. Teknolojinin yaygın kullanımı, her sektörde olduğu gibi inşaat sektöründe de verimli çalışmaya katkı sağladı. Tasarım süreçlerinin hatasız hale gelmesini sağlayan yazılımlar ve programlar yaygınlaştı. Drone ile saha denetimi ve robotik teknolojilerinin kullanımı, sektöre büyük yenilikler kazandırdı. Saha ölçümleri ve denetimler daha hassas ve hızlı bir şekilde yapılabiliyor. Çevre dostu, enerji tasarruflu, güçlü ve sürdürülebilir malzemeler geliştirildi. Karbon ayak izi azaltıldı. Deprem ve doğal afetlere karşı yapı dayanıklılığı, simülasyon teknolojileri ile test edilebiliyor. Yapılarda teknolojik altyapıya verilen önem arttı. Yabancı yatırımcıların çoğalmasıyla rekabet küresel hale geldi ve kalite standartları yükseldi.

2- Bugün sektöre adım atan genç mühendislere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?

İnşaat sektörü dinamik bir yapıya sahiptir; teknoloji, yönetmelikler ve malzeme bilgisi sürekli gelişmekte ve güncellenmektedir. Bu gelişmeleri yakından takip etmek, eğitimlere ve seminerlere katılarak bilgileri güncel tutmak son derece önemlidir ve ihmal edilmemelidir. Mühendislik yazılımlarını öğrenmek, her zaman sizi bir adım öne taşıyacaktır. Sahayı görmek ve deneyimlemek, ofis çalışmalarınızın verimli olmasına katkı sağlayacaktır. Planlama ve proje yönetimi, projelerin belirlenen süre içerisinde, olası gecikmeleri tespit ederek zaman kaybını en aza indirip başarıyla tamamlanması açısından son derece önemlidir. Kaynakların doğru planlanması, maliyetleri düşürerek yatırımcı memnuniyetini artırabilir; zamanında ve istenilen kalitede teslim edilmesi ise müşteri memnuniyetini doğrudan etkiler. Proje başlangıcından teslimine kadar olan her aşamada kritik unsur haline gelen proje yönetimi konusunda becerilerinizi geliştirmek, daha verimli, etkili ve başarılı bir şekilde ilerlemenize sebep olacaktır.

3- Gelecekte inşaat mühendisliği alanında ne gibi trendler bekliyorsunuz?

İnşaat mühendisliği, gelecekte teknolojik yeniliklerden nasibini alacaktır. Trendler, inşaat süreçlerinin daha hızlı, verim odaklı ve çevresel etkileri en aza indirerek daha yaşanabilir, kaliteli, çevre dostu yapılar inşa edilmesine sebep olacaktır. Örnek olarak, akıllı ev sistemleri ve akıllı binalar günümüzde tasarlanırken, zamanla hayat standartlarını kolaylaştıran, ultra güvenli ve çevreci akıllı şehirler de inşa edilecektir.

6. Kişisel Bakış ve İlham

1- Genç yaşta sektöre başlamış biri olarak sizi motive eden şey neydi?

Hedeflerim doğrultusunda yeni şeyler öğrenmek, daha büyük projelerde yer almak. Mesleğim hakkında kendi gelişimimi görmek ve çalıştığım projeye katkı sağlamak, en büyük motivasyon kaynağımdı.

2- Bugünkü başarılarınıza baktığınızda, erken yaşta sektöre başlamış olmanın etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Erken yaşta sektöre giriş yapmış olmanın bugün edindiğim başarılarda büyük bir katkı sağladığını düşünüyorum. İş hayatına erken başlamak, başarılı bir profesyonel olma yolunda önemli adımlar atılmasına yardımcı olur. Erken yaşta başlamak, sektörde yerimi hızlıca keşfetmeme ve iş yaşamı hakkında değerli deneyimler kazanmama yol açtı. Kazandığım deneyimler yeteneklerimin daha hızlı gelişmesine katkı sağladı. İş hayatındaki erken deneyimler iş ilişkilerimi geliştirmeme ve iş ağımı oluşturmama yardımcı oldu. Erken yaşta başlamak profesyonel iş yaşamıma sağlam bir temel oluşturdu.

3- Genç mühendislere veya sektöre girmek isteyenlere ilham verecek bir mesajınız var mı?

İnşaat mühendisliği, toplumları geliştiren ve dünyayı şekillendiren bir meslektir. Her projede, her yapıda, insanların yaşam kalitesini artıracak bir parça bırakıyorsunuz. Unutmayın, inşaat mühendisliği yalnızca bir bina inşa etmek değil, aynı zamanda toplumu dönüştürmek, çevreyi korumak ve teknolojiyi kullanarak geleceği şekillendirmektir. Zorluklar her zaman olacaktır, ama unutmayın ki her zorluk, sizi daha güçlü ve bilgili bir mühendis yapar. Sabırlı, öğrenmeye açık ve her zaman yeniliklere adım atmaya cesaret edin. Başarılı bir mühendis olmak, sadece teknik bilgiyle değil, aynı zamanda hayal gücünüzü, yaratıcılığınızı ve çözüm odaklı düşünme yeteneğinizi kullanarak mümkün olur. Bu yolculuk, bazen çok çalışmayı ve fedakarlık yapmayı gerektirecek, ama sonunda inşa ettiğiniz her yapının parçası olarak gurur duyacaksınız. Sektöre adım attığınızda karşınıza çıkan her fırsat, gelişmek için bir şanstır. İleriye bakın, hayallerinizin peşinden gidin ve her zaman en iyisini yapmaya odaklanın.